Uzak Doğu’nun Yeni Gözdesi: Vietnam

Güneydoğu Asya’nın Verimli Toprakları, Haberlerde Ve Filmlerde Gördüklerimizden Çok Daha Fazlasına Ev Sahipliği Yapıyor. Özellikle Vietnam Capcanlı Yeşilliği Ve Etrafınızı Saran Sakinliğiyle Nefes Kesen Bir Ülke. Çocukken Vietnam hakkında bildiklerim televizyon haberlerinde gördüklerimden ibaretti. İlk kez 2009’da, Hanoi’ye yaptığım kısa bir ziyaret vesilesiyle gittim bu ülkeye. Şehir çok heyecan verici, hareketliydi ve daha önce gördüğüm hiçbir yere benzemiyordu. Vietnam’dan ayrılırken bir an önce tekrar döneceğime kendi kendime söz verdim.

Ve dört yıl sonra döndüm… Ama bu kez durağım Ho Chi Minh City idi. İki aylık bir yazarlık sözleşmesi imzalamıştım. Şehre yazı yazmak için geldim ve bir daha da ayrılamadım; Vietnam’a hayran kalmıştım. İnsanlarına, şehirlerine ve göz alıcı kırsal bölgelerine… Ülke boyunca uzanan plajların bu kadar ünlü olmasının bir sebebi varmış. Ama bu yazıda sarı kumlar ve mavi sulardan uzaklaşıp Vietnam’ın yemyeşil doğasından bahsetmek istiyorum. Çünkü Vietnam seyahat ettiğim en yeşil ve ferah ülkelerden biri.

Burada gördüğüm ilk harika manzara, güneydeki Mekong Deltası’na ait. Mekong Nehri’nin adı bile Rudyard Kipling’in Mandalay şiirini ve bahsettiği “uçan balıkları” hatırlatmaya yetiyor. O günden bu yana deltayı çok kez ziyaret etmiştim, etkileyiciliğinden hâlâ bir şey kaybetmemiş. Mekong’un kahverengi sularının arasına serpiştirilmiş ve henüz hasat edilmemiş pirinç tarlalarının yeşili muhteşem bir arka plan oluşturuyor. Bir anda karşınıza çıkan evlerde yaşayan çiftçiler, gözlerinin nuru olan ekinlerle tüm güçleriyle ilgilenirken çocuklar da ellerini kollarını sallayıp heyecanla bağırarak nehrin kenarında koşuşturuyorlar.

Cai Rang gibi yüzen pazarlar, sabahın ilk ışıklarıyla gürültülü ve rengarenk bir ara fasıl sunar. Mekong Deltası, nehir üzerindeki bu ticaret merkezlerinin manzarasına asırlardır aşinadır. Yüzlerce açık renkli tekne bu deltaya gelir, burun tarafındaki uzun bambu çubuklarıyla kaldırdıkları ürünlerini gururla sergiler. Bu insan kakofonisine ilk kez eşlik ediyorsanız ortama kaosun hâkim olduğunu düşünmemeniz imkânsız.

Güneydeki Merkezî Yaylalar’da Fransız kolonilerinin eski kaçamak yeri, güzel Dalat şehrini bulacaksınız. Çam ağaçlarıyla dolu doğasıyla bu yayla şehri ülkedeki en iyi dağ bisikleti, yürüyüş ve kanyon geçişi parkurlarının birkaçına ev sahipliği yapıyor. Bu tepelerde aynı zamanda, koloni döneminin kuzey Hindistan’ını hatırlatan birçok kahve ve çay tarlası da bulunur. Yüksek rakımlı ve bereketli bu topraklar Vietnam’ın en kaliteli tarım alanlarıdır. Karnabahar ve kabak gibi serin iklim ürünlerinin birçoğu burada yetişir. Gelişip büyüyen çiçek yetiştirme endüstrisi de orkide ve ortanca gibi çiçek türlerinde uzmanlaşmış.

Kuzeydeki Sa Pa şehri, ülkedeki en ilginç manzaralardan birini sunuyor. Vietnam’da yaşayan dokuz etnik azınlık kabilesinin bulunduğu Sa Pa, ülkenin geri kalan noktalarının çok yukarısında kalıyor. Buradaki Fansipan, Güneydoğu Asya’daki en yüksek dağdır ve Himalayalar’ı oluşturan dağ sırasının da başlangıç noktasıdır. Taraçalanan tepelerde pirinç yetiştirilir ve yıl boyunca renkten renke büründükleri için hayal edebileceğiniz en güzel mozaik manzaralarını sunar. Pirinç, nadas mevsiminde kahverengi, sular altında kaldığında ise parlak gümüşken, olgunlaştığında göz alıcı yeşile ve sarılara bürünür. İnsanın doğaya müdahalesinin böylesine hoş bir estetik yakaladığı pek nadir görülür ve işte Sa Pa, bunu deneyimlemek için ideal bir yer.

Sa Pa’dan 500 kilometre güneydoğuya giderseniz Halong Koyu’na ulaşırsınız. UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ndeki bu parmak ısırtan havza 500 milyon yıllık doğal sürecinde mükemmel bir hale gelmiş. Tonkin Körfezi’nin bu köşesi gerçekten dikkat çekici. Bin 960 tane kireç taşı karst adası, koyun mavi sularından amirane bir şekilde yükseliyor. Eşsiz Halong Koyu’ndaki adaların çoğu yeşil ormanaltı bitkileriyle kaplı ve ıssız durumda ama en büyük ada olan Cat Ba’nın nüfusu 13 bini buluyor. Nesli tehlikede olan primatlardan Cat Ba Langur da bu harika adada yaşıyor.

Sevimli Ninh Binh bölgesi Halong Koyu’nun güneybatısındadır ve Vietnam’da görebileceğiniz en nefes kesici manzaralar buradadır. Tam Coc, karadaki Halong Koyu olarak bilinir. Ngo Dong Nehri bölgeyi zikzaklar halinde kestiği gibi bazen yüksek kayaların altına girer ve burada oyduğu mağara yollarıyla yolculara geçiş sağlar. Yüksek bir tepede bulunan ve tam vadilere bakan Bich Dong Pagoda size çok hoş manzaralar sunar. Yine bu bölgede bulunan Trang An Mağaraları, kuru ve yarı batık vadilerin bulunduğu kireç taşından karst tepeleriyle tablovari bir seyir sunar. Eğimli, hatta neredeyse yere dik tepelerle çevrili bu bölge UNESCO listesinde yer alan bir başka Vietnam değeri. Buraya giderseniz Vietnam’daki en büyük Budist tapınağı olan Bai Ding Pagoda’yı da ziyaret edersiniz.

Vietnam’da nereye giderseniz gidin, sizi görkemli manzaralar karşılayacak. Burası dünyadaki en renkli ülkelerden biri. Muson yağmurları sayesinde yıl boyunca yeşil kalan Vietnam’ın doğal güzelliklerini bir de kendi gözlerinizle görmelisiniz.

Uzak Doğu’nun Yeni Gözdesi: Vietnam

BİR UZAK DOĞU SEYAHATİNE ÇIKMAYI HAYAL EDİP VİETNAM’I AKLINIZDAN GEÇİRMEDİYSENİZ, EMİN OLUN ÇOK ŞEY KAÇIRIYORSUNUZ. ÇÜNKÜ KÜKREYEN EJDERİN ÜLKESİNDE SİZİ ŞAŞIRTACAK ÇOK ŞEY VAR.

Nguyen Hanedanlığı’nın yönetim merkezi olan Hue şehri ise turistler için bir hazine. Kentte bulunan İmparator Khai Dinh’e ait anıt mezar, sıra dışı mimarisiyle ilgi çekiyor. Güney Çin Denizi kıyısındaki Da Nang’ta havuzlu oteller konuklarına bir Uzak Doğu rüyası vaat ediyor. Vietnam kırsalındaki pirinç tarlalarında aradan geçen yüzyıllar ne manzarayı ne de yerel yaşamı değiştirebilmiş. Plajlarıyla ünlü Da Nang sahillerine sadece 35 kilometre uzaklıktaki Hoi An, Vietnam’a özgü karakteristik bir yerleşim. Yüzen pazarlarında bulunduğu yöre, deniz ürünleri açısından da çok zengin. Vietnam’ın huzur vahası Halong Körfezi’nde süzülen yelkenliler pastoral bir tabloyu çağrıştırıyor. Hanoi’de Thu Le Gölü kıyısında uzanan şehrin ticaret, eğitim ve spor bölgesi My Dinh’te günbatımı saatleri doyumsuz manzaralar sunuyor.

Uzun yıllar sessiz kaldıktan sonra güzelliklerini dünyaya açan Vietnam, turizm devriminin en sıcak günlerini yaşıyor. Güneydeki Mekong Deltası’ndan kuzeydeki Kızıl Irmak’a kadar iştahlı bir nesil iş başında. 100 milyonluk ülkenin yarısından fazlası 30 yaşın altında ve bu genç nüfus, hayata karışmak için can atıyor. Vietnam, son 10 yıldır müthiş bir turizm patlaması yaşıyor. Dünyanın en prestijli seyahat dergileri Vietnam’ı turistler için bir cennet diye niteliyor. Ülkenin, savaştan neredeyse 40 yıl sonra Asya’nın en güvenli adresi diye nam salmasına şaşırmamak gerek. Uzun süredir siyasi istikrarını koruyan ülkede suç oranları düşük. En ciddiye alınan konulardan biri ise güvenlik. Lüks otellerin çoğu tam kapasite çalışıyor.

Acaba Vietnam neden bu kadar ilgi görüyor olabilir? Bunun pek çok sebebi var. Ama Vietnam’a gidenler zıtlıklardan yayılan yoğun enerjiden çok etkileniyor. Çünkü Vietnam hem Ho Chi Minh City caddeleri kadar hareketli hem de bir Zen bahçesi kadar durağan. Hem geleneksel hem modern. Hem uzak hem yakın… Bu karşıt zevklere, dünyanın en iyi mutfaklarından birini ekleyin, yanına da stil sahibi havalı butikleri, huzur vahası spa otelleri, muhteşem doğayı ve özgün bir kültürü ekleyin. İşte size neden Vietnam sorusunun cevabı…

Gerçekten de Vietnam, ülkeyi boydan boya kesen Truong Son Range Dağları’nın kıvrımları ve çeltik tarlalarının büyüleyici renkleriyle dünyanın en güzel coğrafyalarından biri üzerine kurulu. Çin Denizi kıyısındaki S biçimindeki konumuyla mitolojik bir ejderhayı çağrıştıran ülkenin giriş kapısı, Ho Chi Minh City. Burası her zaman genç, hızlı ve her anlamda sıcak. Kent, bakımlı caddeleri, kolonyal binaları, mistik tapınakları ve sisli kırlarıyla geçmişin kötü izlerini tümüyle silmiş. Ancak buraya geldiyseniz özellikle ana caddelerde yoğun bir trafiğe hazır olmalısınız. Hemen gözünüzü korkutmayın, bu kaotik yol halinin de kendine özgü bir cazibesi var. Üstelik hemen yer yerde karşınıza çıkan üçtekerlekli bisiklet taksiler çok işinize yarayacak. Bu geleneksel taşıtlar, yavaş hareket ettikleri için şehir manzarasını özümsemek için de ideal.

Doğunun incisi unvanın fazlasıyla hak eden kentteki Dong Khoi Bölgesi, şık dükkân ve restoranların merkezi. 10 milyon nüfuslu kent, Vietnam’ın da ticari motoru. Ülke ekonomisinin üçte biri burada üretiliyor. Lam Son Meydanı, şehrin kalbi. Belediye Tiyatrosu’nun karşısındaki Le Loi Bulvarı’ndan şehrin görülmeye değer yerlerine rahatça ulaşılabiliyor.

Doğuya doğru yürüyüp Dong Khoi’ye vardığınızda turistik bir rıhtımla tanışacaksınız. Burası, deniz kıyısındaki restoranlardan yayılan ışıklarla göz kamaştırıcı. Lam Son’dan batı yönüne doğru gittiğinizde ise kırmızı tuğlalarıyla ünlü Saigon Notre-dame Katedrali’ni görebilirsiniz. Savaş Suçları Müzesi, sarayın hemen kuzeyinde. 1976 yılına kadar Güney Vietnam’ın başkenti olan Ho Chi Minh City, eski bina, müze ve sanat galerileriyle dolu. Şehrin yüksek binaları arasında dikkat çeken karakteristik yapılardan biri de Phung Son Tu Pagodası. Bir renkler ve yüzler galerisini andıran şehrin önemli yaşam kesitlerinden biri de Ben Thanh Pazarı’nda sergileniyor.

Burada sokak lezzetlerinden göz alıcı kumaşlara, tropikal meyvelerden yerel giysilere yok yok. Vietnamlı kadınların giydiği Ao Dai adlı yerel kıyafet, rahatlık ve şıklığı buluşturuyor. Dizlere kadar uzanan bir tunik ve pantolondan oluşan bu geleneksel giysi, aynı zaman hoş bir hediyelik. Ho Chi Minh City’ye gelenlerin ilgi gösterdiği yerlerinden biri de, Cu Chi Tünelleri.

Vietkongların yani Vietnamlı savaşçıların gizlendiği bu tüneller, şehre sadece 1,5 saat mesafede. Bir örümcek ağını andıran 240 kilometre uzunluğundaki tüneller, günümüzde bir yer altı müzesine dönüşmüş. 1940’lı yıllardan itibaren direnişin kalesi olan tünellerde mutfaklar, hastaneler, silah atölyeleri ve depolar bulunuyor. Vietnam, geçmişin acı hatıralarıyla dolu. Ama hiçbir şey ülkenin büyüleyici güzelliğini örtmeye yetmiyor.

Vietnam;
Son dönemde Vietnam’daki konaklama seçeneklerinde ciddi bir gelişme yaşanıyor. Ülkenin turizm vitrinini Ho Chin Minh City ve başkent Hanoi’de ünlü otel zincirleriyle dolu. Yeni trend ise butik otele dönüştürülmüş asırlık kolonyal binalarda konaklamak. Son yıllarda füzyon arayışlara giren Vietnam mutfağı, yüz binlerce turist çekiyor. İşte yerel lezzetlerden birkaçı: Çiçek şeklinde hazırlanan Vietnam mantısı, ördek yumurtalı güveç, limonlu tavuk, fesleğenli erişte çorbası, karidesli papaya salatası, tarçın ve anason soslu dana eti.

Vietnam seyahati için ideal dönem, kasım ile nisan ayları arası. Ho Chi Minh City’nin bulunduğu Güney Vietnam yıl boyu sıcak ve nemli bir iklime sahip. Kuzey ise biraz daha serin oluyor. Türk Hava Yolları, İstanbul’dan Ho Chi Minh City’e haftanın her günü karşılıklı seferler düzenliyor. Hareket saaleri İstanbul’dan 00:40’ta, Ho Chi Minh City’den 20:25’te. www.turkishairlines.com

Su kuklası tiyatrosu, yüzlerce yıl önce çeltik tarlalarında ortaya çıkan Vietnam’a özgü bir gösteri. Suyun altındaki çubuk ve makaralarla hareket ettirilen kuklalar, ustaların becerikli elleriyle renkli bir eğlenceye dönüşüyor. Vietnam seyahati için zamanınız genişse göller ve çiçek tarlalarıyla çevrili bir dağ köyü olan Dalat’ı görmelisiniz. Yönünü Halong Körfezi’ne çevirenlerse küçük yelkenlilerle masalsı adacıkların arasında gezinebilir.

Vietnam’dan el yapımı çantalar, ipek dokumalar, keten elbiseler, boncuklu sandaletler, hasır şapkalar, mücevher kutuları ve lotus biçimli kâğıt fenerler alabilirsiniz.

Halong’da Günbatımı

Vietnam’ın harikalarından biri olan Halong Körfezi’nde gece turu, hiçbir yerle kıyaslanamayacak kadar albenili manzaralar sunuyor. Çin’e doğru uzanan körfezi sisle sarmalanmış yüzlerce fantastik adacık süslüyor. Kıyılarını dev palmiyelerin gölgelediği doğa parkında yelkenli tekneler özellikle günbatımı saatlerinde rağbet görüyor. Tur boyunca duyabileceğiniz yegâne seslerse teknelerin suda ilerlerken çıkardığı tatlı şırıltı ve kuşların senfonisi…

Ülkenin kuzeyinde renkli kıyafetlerle birbirinden ayırt edilebilen ellinin üzerinde etnik grup yaşıyor. Vietnam dili, kuzeydeki altı farklı ses tonu ile güneyde kullanılan diğer beşinin bir araya gelmesiyle oluşmuş. Vietnam, muhteşem plajlarıyla da bir cazibe merkezi. Da Nang civarındaki sahiller, lüks otel seçenekleri de sunuyor.

İmparatorluğun eski başkenti Hue, Orta Vietnam’ın gözbebeği. UNESCO Dünya Kültür Mirası olan şehir, kültürel zenginlikleriyle görülmeye değer Ho Chi Minh City’den günübirlik turlarla gezebileceğiniz Mekong Deltası’nda nehrin kıvrımlarını izleyerek muhteşem bir cangılın ortasında yol alabilirsiniz.

Vietnam’ın Tadı: Cha Ca Deniz ürünleri, sebzeler ve baharatların mükemmel karışımını sunan Vietnam mutfağından nadide bir örnek: Cha Ca. Bu özel yemek şöyle hazırlanıyor: Üzeri zerdeçal ile tatlandırılmış alabalık dilimleri palmiye yağında kızartılıyor. Sonra da taze dereotu, pırasa, fesleğen, yerfıstığı, kırmızıbiber ve tel şehriye ile birlikte servis ediliyor. Pirinçten yapılmış rulolara sarılan dağ otları ise yemeğin en iyi tamamlayıcısı.

Bunları Biliyor Musunuz? Başkent Hanoi’nin 2010 yılı yazında bininci yaşını geride bıraktığını biliyor muydunuz? Ülkedeki turistik kentlere kıyasla daha serin bir yer olan Hanoi, tarihi yapılarıyla olduğu kadar sisli gölleriyle de ünlü.

GEZMEK İÇİN EN İDEAL MEVSİMİNİ YAŞAYAN UZAK DOĞU’NUN YÜKSELEN YILDIZI VİETNAM’I DAHA YAKINDAN TANIMAK İÇİN BEŞ İLGİNÇ SORU.

1. Çin’den başlayarak Tayland Körfezi’ne kadar dev bir S çizen Vietnam coğrafyası mitolojik bir canlıya benzetiliyor. Vietnam geleneklerine göre güzel şansı simgeleyen bu efsanevi yaratık hangisidir?

2. Eski Başkanlık Sarayı, Genel Kütüphane, Vietnam Savaşı Müzesi, Notre Dame Katedrali, Dam Sen Su Parkı gibi şaheserleri nedeniyle Uzak Doğu’nun incisine benzetilen ve Saygon olarak da anılan kentin adı nedir?

3. Vietnam’ın başkenti Hanoi, sislerle örtülü gölleri ve kolonyal mimarisiyle dikkat çekiyor. Ülkenin en eski üniversitelerinden biri olan Literature Tapınağı’na ev sahipliği yapan kent, geçtiğimiz yıl kaçıncı yaşını kutladı?

4. Su kuklası tiyatrosu, yüzlerce yıl önce çeltik tarlalarında ortaya çıkan Vietnam’a özgü bir sanat. Su altındaki makaraların hareket ettirdiği kuklalarla gerçekleştirilen gösterileri izleyebileceğiniz Hanoi’deki meşhur gölün adı nedir?

5. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Alanı ilan edilen ve görkemli imparatorluk saraylarının yanı sıra bin bir renkli şehir kapılarına ev sahipliği yapan Orta Vietnam şehrinin adı nedir?

1-Ejderha
2-Ho Chi Minh City
3-Bininci
4-Hoan Kiem
5-Huea

Türk Hava Yolları, İstanbul’dan Ho Chi Minh City’ye haftanın her günü karşılıklı seferler düzenliyor. Hareket saatleri İstanbul’dan 23:45’te, dönüş 20:25’te. Bilgi için: www.turkishairlines.com

Kaynak: Skylife,  Keith Hancock Gökan Okan, Berrak Harman, Necip Yanmaz

Bu yazımızı okuyan 2.431. takipçimizsiniz.

Fatih Alan

1980 Konya doğumlu. İlk, Orta ve Lise eğitimini Konya'da tamamladı. Amerika Kentucky Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümü mezunu. Anadolu Üniversitesi Dış Ticaret Bölümü öğrencisi. Yurt içi ve yuırt dışında Yöneticilik, Mali İşler ve organizatör olarak farklı firmalarda görev aldı. Bursa'da Turizm sektöründe Otel'de Yönetici olarak görev yapmakta. Hobileri arasında Motorsiklet, Spor, Kişisel gelişim eğitimleri ve kitap okumak gelir. İngilizce ve Arapça bilmekte, Evli ve bir çocuk babası.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir