İslam’da Şiddet İddiası ve Papa’nın Amacı

Papa’nın sözleri İslam dünyasında olduğu kadar tüm dünyada tepki ile karşılandı. Bu tepkinin şiddeti karikatür krizinde olduğu gibi artarak devam edecek gibi gözüküyor. Papa kendince bir açık gözlülük yaparak tarihi bir metinden alıntı yapmış İslam’ı kendince eleştirmeye çalışmış. Bu şekilde hem içindeki düşünceleri açığa çıkartırken, hem de gelecek tepkilere karışı bu benim değil başkasının düşüncesiydi diyebilecek bir kaçış noktası bırakmış. Bu metinde peygamberimize yönelik hakaret içeren bir eleştiri söz konusu. Bu alıntı şöyle:

“Bana Muhammed’in getirdiği yenilikleri göster… Sadece kötü ve insanlık dışı şeyler bulacaksın. Tıpkı vaaz ettiği dinin kılıç gücü ile yayılması emrini verdiği gibi…”

Tüm tepkilerdeki ortak yorumu ben de tekrarlamak istiyorum. Bu sözler tümüyle bir cehalet göstergesi. Hem Kuran’ın ve İslam’ın mesajının bilmemesinden kaynaklanıyor, hem de kendi mezhebinin tarihini ve ilahiyatını bilmemesinden kaynaklanıyor.
Papa’nın konuşması okunduğunda İslam ve Kuran hakkındaki bilgi eksikliği, cihat kavramını anlayamadığı gözüküyor. İslam’da savaş savunma amaçlı yapılır. Ayetlerdeki ifadeler konunun akışından kopartılarak yorumlandığında, son derece yanlış çıkarımlar yapılabilir. Bu nedenle ayetleri konu bütünlüğü içinde değerlendirmek önemlidir. Tevbe süresinde Allah şöyle buyurmaktadır.
Yeminlerini bozan, elçiyi (yurdundan) sürmeye çabalayan ve sizinle ilk defa (savaşa) başlayan bir toplulukla savaşmaz mısınız? Korkuyor musunuz onlardan? Eğer inanıyorsanız, kendisinden korkmanıza Allah daha layıktır. Onlarla çarpışınız. Allah, onları sizin ellerinizle azarlandırsın, hor ve aşağılık kılsın ve onlara karşı size zafer versin, mü’minler topluluğunun göğsünü şifaya kavuştursun. Ve kalplerindeki öfkeyi gidersin. Allah dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (9 Tevbe Suresi, 13-15)
Savaşta kararlı ve güçlü olmanın hem savaşın daha çabuk bitmesini sağlayacağı, hem de muhtemel savaşlar için caydırıcı bir örnek oluşturacağı açıktır. Saldırganlara karşılık vermek ve onları bu hareketlerine pişman etmek sonuçta barışı korumak için en doğru yol olacaktır.
Bunun dışında bir de Allah, Müslümanlardan zayıf bırakılmış, eziyet gören, muhtaç insanlar için yine onları koruma amaçlı savaşa izin vermektedir:
Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: “Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize katından bir veli (koruyucu sahip) gönder, bize katından bir yardım eden yolla” diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına savaşmıyorsunuz? (4 Nisa Suresi, 75)
Bu tür bir savaş da şiddetten değil aksine merhametten doğmaktadır. Zalimliğe karşı İslam, mazlumu kuşatıcı ve koruyucu olunmasını inananlara öğütler. Barış durumunda ise Allah, iman edenlerden iyiliği ve adaleti ister. Burada amaç savaşa karşı barışın korunup muhafaza edilmesidir:
Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever. (60 Mümtehine Suresi, 8)
Karşınızdaki grup hangi dinden olursa olsun eğer barış içinde yaşamak istiyorsa, bunlara karşı inananların yaklaşımı Kuran’a göre sadece dostane bir yaklaşım olabilir.
Tabi ki tarih içinde bu ayetlerde belirtilen sınırların dışına çıkan, fetih siyasetiyle dini yaymaya çalışanlar olmuştur. Fakat bu yapan kişilerin suçudur. Bu tarz olumsuz örneklerden çıkarak, bir dini tümüyle suçlamak yanlış bir yaklaşımdır. Kuran’da ayetler bu kadar açıkken, Papanın yaptığı hakarete varan bu eleştirilerin kabul edilir bir yönü yoktur.
Dinin şiddette motivasyon aracı olarak kullanılması bence de son derece yanlış bir yaklaşımdır. Fakat Ortadoğu’da şiddeti doğuran din değil, iki yüzyıldan fazla bir süredir bölgede bulunan işgalci ve sömürgeci güçlerdir. Özellikle İsrail devletinin kurulmasından sonra bölge halkı bu acımasız tecavüze karşı koymaya çalışmaktadır. Bu refleksle hareket eden insanlar İslam dinince de kabul edilmeyen yöntemlere başvurmaktadırlar. Bence olayın bu boyutunu kavramaya çalışmak oldukça önemlidir.
Papa’nın ikinci bir cehaleti ise Hıristiyanlık tarihi özellikle de Katoliklerin tarihi hakkındadır. Bırakın başka dinlerden olanı, kendi dininin farklı mezheplerinden olan insanları, papaların kutsadığı ve teşvik ettirdikleri ordularla nasıl katledildiği tarih kitaplarında yazmaktadır. Haçlı seferleri esnasında din farklı gözetmeksizin tüm insanların katledilmesi, mallarının talan edilmesi, Papaların yönettiği Katolik düşüncesinin bir sonucu değil midir? Orta çağ boyunca yine Katolik kilisesinin organize ettiği engizisyon mahkemelerinde neler yapıldığını öğrenmek için sayın papa birkaç tarih kitabı karıştırsa herhalde yeterli olacaktır. Bu yüzden papa İslam dinine eleştiri getirmeden önce kendi tarihine bakması gerekmektedir.
Hıristiyanlar çıkıp tarihte yaşanmış bu olumsuz örneklerin kendilerini ve dinlerini bağlamayacağını, İncil’de böyle bir mesajın olmadığını ve geçmişte yaşanan olaylarla Hıristiyanlık sorumlu tutulamayacağını söyleyebilir. Ben bu savunmaya kesinlikle katılıyorum. Ama kendilerin beklediği hoşgörüyü empati yaparak başka dinlere de göstermeleri gerekmektedir.
Hem Hıristiyanlık hem de Müslümanlık bir siyaset aracı olarak maalesef kullanılmıştır. Bu son derece yanlış bir yaklaşımdır. Yine bir siyaset aracı olarak kullanılarak insanlar birbirlerine düşman edilmeye çalışılmaktadır. Siyasi liderler bunu kullanmasının kendi içinde bir mantığı olabilir. Ama Papa gibi bir din adamının böyle bir konuşma yapması oldukça düşündürücüdür.
İslam dininin yeni ne getirdiği konusuna gelince; İslam dini tevhit inancını getirmiştir. Allah’a eşler koşulmamasını getirmiştir. Hz. İsa’nın Allah’ın elçisi olduğu ama oğlu olmadığı gerçeğini getirmiştir. Allah üçün üçüncüsü diyenlerin kafir oldukları gerçeğini getirmiştir. Ruhbanların insanla Allah arasına giremeyeceği gerçeğini, insanların aracısız içli bir dua ile Allah’a ulaşabileceği getirmiştir. Bu gerçekler insanlar için önemli birer kazanımdır. Kilise bu gerçeklerden uzak olduğu için, Hıristiyanlar arasında giderek etkisini yitirmektedir. İnsanlar Hıristiyanlıktan koparken İslam dinine yönelmeye başlamışlardır. Eğer papa biraz olsun İslam dinin incelemiş olsaydı bu gerçekleri de görebilirdi diye düşünüyorum.
İslam dünyasının Protestan dünyası ile bir sorunu olduğu ortadadır. Bunun temelinde dinler arası bir sorun değil, doğunun zengin kaynaklarının, batının emperyalist güçler tarafından sömürme arzusu yatmaktadır.Yahudilerin motivasyonuyla hareket eden Protestan kökenli Siyonist Hıristiyanların başı çektiği grup bugün İslam dünyasını kendisine düşman olarak görmekte ve bu şekilde zengin kaynaklara sahip topraklar işgal edilmeye çalışılmaktadır. Afganistan’da, Irak’da, Lübnan’da, Filistin’de kanın, göz yaşının temel sebebi bu amaç uğruna hareket eden gruplardır. Papa sözleriyle kendine İslam karşıtı, sömürgeci güçler yanında saf bulmaya çalışmaktadır.
Papa bu sözleriyle aslında din adamı gibi değil bir siyasi lider gibi hareket etmiştir. Tepkilere sebep olan bu sözler, yanlışlık sonucu sarf edilmiş sözler olmadığı ortadadır. Bu sözler söylenirken, tepkilerin olacağı mutlaka planlamıştır. Hatta bu tepkiler olması için hakaret içeren bu alıntı özellikle seçilmiş olmalıdır. Papa’nın bu açıklamaları İslam karşıtı cephenin genişleyeceğini gösterdiğini düşünüyorum. Bir önceki papaya nazaran Papa 16. Benediktus daha çatışmacı ve savaş yanlısı olduğunu bilmektedir. Türkiye ziyareti öncesi sarf edilmiş bu sözler, tüm İslam dünyasında olduğu gibi Türkiye’de de tepkiyle karşılanacağı tahmin edilebilir. Papa’ya karşı gösterilecek tepkiler İslam dünyası ile Katolik Hıristiyan dünyasının arasını açacaktır. Bu hem stratejik açıdan hem de İslam’ın temel yaklaşımı açısından yanlış olacaktır. Bu nedenle İslam dünyası ve Müslümanlar daha dikkatli olmalı ve tepkilerini daha kontrollü vermesi gerekmektedir. Aşırı ve kontrolsüz tepkiler İslam’a değil, bu karanlık planına hizmet edecektir. Provokasyonlara gelmeden tepkilerimizi göstermeliyiz, yoksa papa o sözleri sarf ederken ulaşmak istediği hedefe

Bu yazımızı okuyan 1.391. takipçimizsiniz.

gencyolcular

Genç Yolcu 2005 yılında #BirlikteKeşfedelim sloganıyla Gezi • Kültür • Sanat alanında yayın hayatına başlamıştır. İletişim: bilgi@gencyolcu.com

2 thoughts on “İslam’da Şiddet İddiası ve Papa’nın Amacı

  • 08 Haziran 2008 tarihinde, saat 15:52
    Permalink

    PAPA YI MÜSLÜMANL9IĞA DAVET EDİYORUM

  • 08 Haziran 2008 tarihinde, saat 15:52
    Permalink

    papayı müslümanlığa davet ediyorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir