İBB Gençlik Meclisi

Yerel seçimlere az bir süre kalmışken ve de oy kullanma yaşı 18’e düşürülmüşken gençleri siyasi gelişmelerden ayrı düşünmek olmaz. Haliyle oy peşinde koşan başkan adayları bunun bilincinde. Seçim vaatlerini sıralarken gençleri hedef alan projelerini bir bir sıralıyorlar. İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu da genç kitlenin önemini kavramış olacak ki geçtiğimiz günlerde ‘başkan olursam başlatacağım projeler’ başlıklı seçim vaatlerini sıralarken ilginç bir proje açıkladı. “İstanbul’u sadece biz değil, İstanbullu gençlerin yönetmesi için Gençlik Meclisi kuracağız.” dedi. ‘İlginçlik bunun neresinde?’ sorusu akıllara düşebilir. Aslında 15 milyonluk İstanbul’da 20’nin üzerinde üniversite bulunduğunu da göz önüne alırsak yerel yönetim mekanizmalarının bu potansiyeli görmezden gelmesi mümkün değil. Fakat hemen belirtelim ki; İstanbul 2005 yılından bu yana faaliyet gösteren bir Gençlik Meclisi’ne sahip. Hem de farklı üniversite, farklı sosyal çevre ve farklı siyasi görüşlerden oluşan bir meclis burası. Kimi Boğaziçi Üniversitesi’nden kimi İstanbul. Kimi Kadıköy’den, kimi Gaziosmanpaşa’dan. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi’nde aktif rol alan gençler, bu aralar biraz şaşkın, biraz da kızgın.

Gençlik Meclisi Başkanı Avukat Melih Gülseren, ‘Kılıçdaroğlu, sizden haberdar değil mi ya da sizi yok mu sayıyor?’ sorumuza şu cevabı veriyor: “Bu konuda şahsi olarak duygularımı aktarmam çok zor. Bir taraftan İstanbul’a mı üzülsem diyorum. Çünkü İstanbul’a belediye başkan adayı olan bir siyasi temsilci, 2005 yılından bu yana faaliyet gösteren gençlik meclisimizi yok sayarak ‘ben gençlik meclisi kuracağım’ diyor. Başkan olduğumda sizi feshedeceğim, yenisini kuracağım dese anlarım.

Ya yanlış bilgilendirilmiş ya da şu anki yönetime bağlı olduğumuzu düşündüğünden bizi yok sayıyor. Oysaki biz belediyenin meclisiyiz.” Başkan Melih Gülseren, Kılıçdaroğlu’nun bu yaklaşımını, “Bu bir nevi 2005’ten bu yana birçok etkinliğe imza atan İstanbul gençliğini yok saymaktır.” şeklinde değerlendiriyor. Tabii bu olumsuz durumun sebepleri açısından kendilerine de pay çıkarmıyor değil. “Biz gençlere çok şey anlattık ama siyasi büyüklerimize kendimizi tanıtamadık diye düşünüyoruz.” diyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi, 15 Aralık 2007 tarihindeki genel kurulun ardından hâlihazırda ikinci dönemini yaşıyor. Başkan Gülseren, özellikle birinci dönemlerinde 347 üyeli meclislerinde ‘İstanbul gençliği için neler yapılabilir, yapılmalıdır?’ sorularına cevap aradıklarını belirtiyor. Ezbere yola çıkmak istemediklerini ifade ederek, ikinci dönemlerinde İstanbul gençliğinin gelişimine katkıda bulunacak etkinliklere imza atmaya başladıklarını dile getiriyor. Gençlik Meclisi bünyesinde 22 komisyon bulunuyor.

Kendilerini İstanbullu gençlerin vekilleri olarak gördüklerini söyleyen Melih Gülseren, bu komisyonların her birinin ayrı alanlarda projeler geliştirdiğini söylüyor. Üniversite öğrencilerine yönelik faaliyetlerin Gençlik Meclisi açısından özel bir önem taşıdığını kaydeden Gülseren, şöyle konuşuyor:

“Bir ilçesinde bile dört beş üniversiteyi barındıran bir şehirde üniversite gençliğinin pozitif potansiyelini ortaya çıkarmak, bu potansiyeli ülkemizin geleceği adına kullanmak gerekiyor.” Bu amaçla İstanbul Öğrenci Kulüpleri Platformu ile organize çalışmalar yürüttüklerini ifade ediyor. İstanbul üniversitelerinde faaliyet gösteren kulüplerin yarıdan fazlasıyla ortak projelere imza atacak seviyede iletişim halinde olduklarının altını çiziyor. “Üniversiteli veya değil, ister merkezi bölgelerde isterse varoşta yaşasın, İstanbul’da her kesimden genci kucaklayan, geliştirdiği projelerle onlara aktif rol biçen bir kurumuz.” diye konuşuyor.