Uluslararası Somuncu Baba & Hulusi Efendi Sempozyumu
‘Gül ve Gönül Medeniyeti’ temasıyla gerçekleştirilen ‘Uluslararası Somuncu Baba ve Hulusi Efendi Sempozyumu’nda bir konuşma yapan Yıldız Teknik Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cihan Okuyucu asrımızın sufi şairleri arasında ilk hatıra gelen isimlerden biri olan Hulusi Efendi’nin tıpkı Yunus Emre¸ Eşrefoğlu ve Niyazi Mısri gibi seleflerinin zengin ve bütün edebi anlayışlarını kuşatıcı bir zevke sahip olduğunu söyledi. Vakfımız tarafından organize edilen ve Darende Kapalı Spor Salonunda yapılan ‘Uluslararası Somuncu Baba ve Hulusi Efendi Sempozyumu’nda dünyanın farklı ülkelerinden gelen bilim adamları gönülleri imar eden Türk mutasavvıfları Somuncu Baba ve Hulusi Efendi’yi anlattı.
İlki İstanbul’da¸ ikincisi Bursa’da yapılan ve büyük ilgi gören sempozyumun finali ise¸ Somuncu Baba ile Hulusi Efendi’nin kabirlerinin bulunduğu Malatya’nın Darende ilçesinde gerçekleştirildi. Sempozyuma siyaset¸ iş¸ sanat¸ edebiyat ve ilim dünyasının tanınmış isimleri ile Türkiye’nin dört bir yanından çok sayıda vatandaş katıldı.
GELECEK ASIRLARA AKAN SEL
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Vakfımız Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Mustafa Yağcı¸ Somuncu Baba’nın hoşgörü içerisinde altı yüzyıldır bütün insanlık alemine gül rayihaları dağıtan bir cennet çiçeği olduğunu ifade etti. Yağcı konuşmasında; “Hulusi Efendi de asrımızdan gelecek asırlara bir sel gibi çağlayıp coşan¸ insana sevgiyi maya maya yoğuran bir büyük yakarışın gönül yazgısı¸ erdemin gökçeği¸ sözün en gerçeğidir” dedi.
Törende bir konuşma yapan AK Parti Malatya Milletvekili Ömer Faruk Öz¸ Hulusi Efendi’nin kurduğu vakıf yut içi ve yurt dışında binlerce insana fayda sağladığını bildirdi. Ömer Faruk Öz; “Bu vakıf Osmanlı’nın vakıf anlayışını sürdüren örnek organizasyonlar yapan bir kurumdur. Her alanda insanlara hizmet etmektedir” dedi.
HERKESİ KUŞATAN KÜLTÜREL MİRAS
Malatya Valisi Ulvi Saran da bundan yüzyıllar öncesinden günümüze taşınan manevi ve kültürel mirasın herkesi sevgiyle kuşattığını ifade etti. Vali Saran; “Milli¸ dini ve örfi bir takım unsurlar tarihi¸ manevi¸ doğal ve kültürel değerlerin bir arada bulunduğu Darende’mizde en güzel şekilde yansımaları görülmektedir. Bu değerler hepimizin ortak mirasıdır ve Somuncu Baba’dan günümüze Hulusi Efendi aracılığıyla ulaşmaktadır. Ne mutlu onları anlayan ve onlar gibi yaşayanlara” diye konuştu.
Yıldız Teknik Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cihan Okuyucu oturum başkanlığını yaptığı sempozyumda¸ Saraybosna Üniversitesinden Prof. Dr. Amina Siljak Jesenkoviç¸ Prof. Dr. Kazım Hacımejlic¸ Kahire Türk Araştırma Merkezinden Yard. Doç. Dr. Tarık Abdulcelil ve Dr. Riham Rabah ile Gazi Osman Paşa Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Özköse birer konuşma yaptı.
Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakup Çelik’in başkanlığını yaptığı ikinci oturumda da¸ Pakistan Bahavalpur İslamiye Üniversitesinden Dr. Ismat Durranı¸ Pakistan Government Gordan Kolejinden Prof. Dr. Arif Naushahi¸ Saraybosna Üniversitesinden İsra Tatlic¸ İngiltere’den İmam Khalıd Husseın¸ Erciyes Üniversitesinden Prof. Dr. Mehmet İnbaşı ile Marmara Üniversitesinden Dr. Ümran Ay tebliğlerini sundu.
YÜZYILIMIZIN YUNUS EMRE’Sİ
Sempozyumda ‘Divan-ı Hulusi-i Darendevi’de ilham kaynakları’ başlıklı bir tebliğ sunan Prof. Dr. Cihan Okuyucu¸ Hulusi Efendi’nin yaşamındaki etkisi ve şiirleriyle¸ Yunus Emre¸ Eşrefoğlu ve Niyazi Mısri gibi ünlü şairlerin edebi anlayışlarını bütünüyle kuşatıcı bir zevke sahip olduğunu belirtti.
Cihan Okuyucu; “Hulusi Efendi’nin şiirlerinde asırlarca dile getirilmiş dini ve tasavvufi hakikatleri kullanmak bakımından eskiye tabi olmakla birlikte büyük şairlerde görülen söyleyiş ustalığıyla benzerlerinden ayrılır. Keza o seleflerine nazire yazmaktan çok onlardan aldığı edebi zevki ve şiir malzemesini kendi zevk inbiğinden geçirerek anlatma yolunu seçmiştir. Günümüzün Yunus’u¸ Hulusi Efendi’dir” dedi.
Saraybosna Üniversitesinden Prof. Dr. Kazım Hacımejlic de Hulusi Efendi ve Bosnalı mutasavvıf Mesud Hacımejlic’in benzerliklerini dile getirdiği konuşmasında¸ siyasi ve kültürel anlamda iki farklı ortamda yaşam sürdürmesine rağmen her iki ismin de halklarına önemli hizmetler kazandırdığı görüşünü savundu. Kazım Hacımejlic; “Her ikisinin de yaşadıkları toplumlarda bıraktıkları etki aynıdır. Bu iki farklı coğrafyanın insanının benzerlikleri¸ yazılı eserleri¸ geride bıraktıkları eğitim ve Allah adına yaptıkları daha başka her şey bir bütündür” diye konuştu.
Kahire Türk Araştırma Merkezinden Yard. Doç. Dr. Tarık Abdulcelil ise Hulusi Efendi’nin hayatı incelendiğinde İslam’ın ruhu¸ özü ve onu öğretmenin yüceliğin öne çıkardığının görüleceğini bildirdi. Tarık Abdulcelil; “Hulusi Efendi¸ dünya hayatında insanın inşası ve ahirette ebedilik yurduna varmak için İslam’ın gerçek bir hayat sunduğunu açığa çıkarmak suretiyle hayatını insanlığa hizmete adamıştır. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in ahlakını esas almak suretiyle de¸ yirminci asırda insanlığa hizmet eden model bir kişilik olarak yaşamını sürdürmüştür” şeklinde konuştu.
TOPLUMSAL KALKINMAYI ÖNGÖREN KİŞİLİK
Kahire Türk Araştırma Merkezi’nde görev yapan bilim adamı Dr. Riham Rabah da bir tasavvuf alimi olarak Hulusi Efendi’nin izlediği yolu diğerlerinden ayırt eden en önemli şeyin¸ toplumun kalkınması doğrultusunda ilme¸ eğitime¸ toplumsal meselelere¸ bunları çözümü üzerinde çalışmaya ve kaynaşma kültürünü yaymaya verdiği önem olduğunu dile getirdi.
Sempozyumun kapanışında bir değerlendirme konuşması yapan Vakfımız Eğitim ve İlmi Araştırmalar Müdürü Resul Kesenceli de¸ çağımız mutasavvıflarından Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin örnek kişiliği kadar insanlara verdiği hizmet mesajının¸ sevgi ve hizmet anlayışı ile onun isminin daima hayırla anıldığını söyledi.
Kesenceli; “Bu tür etkinlikler Osman Hulûsi Efendinin irfan sofrasında ki gönül ikramlarıdır. Çünkü Allah dostlarının rızası Hakk’ın rızasıdır. Yüzyıllar önce Darende’de Somuncu Baba’nın vesilesiyle atılan hizmet tohumu yıllar içinde filizlenmiş¸ Ulu çınar haline gelmiş gölgesinde İnsanlar gölgelenmeye başlamışlardır. Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi’nin kurmuş olduğu bu vakıf ile birlikte bir çınar ağacına dönüşerek Darende’ye ve tüm insanlığa hayat vermeye devam etmektedir” dedi.
Serdar Tuncer’in şiirler seslendirdiği ve sunuculuğunu yaptığı programda Ahmet Özhan da bir konser verdi.
Sempozyuma Malatya Valisi Ulvi Saran¸ AK Parti Malatya Milletvekilleri Mücahit Fındıklı¸ Ömer Faruk Öz¸ AK Parti Kahramanmaraş milletvekili Sıtkı Güvenç¸ Darende Kaymakamı Mehmet Aktaş¸ Malatya Belediye Başkanı Ahmet Çakır¸ Malatya İl Emniyet Müdürü Mustafa Aygün¸ Nijerya’nın Suriye Büyükelçisi Mohamed Yousef Babagindeo¸ Darende Belediye Başkanı İsa Özkan¸ Mütevelli Heyet Başkanımız Hamit Hamidettin Ateş ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Program sonunda Vakıf Mütevelli Heyet Başkanımız Hamit Hamidettin Ateş tarafından¸ bilim adamları ile sanatçılara plaket verildi.
DARENDE Kapalı Spor Salonundan Sempozyum Fotoğrafları için tıklayınız
BURSA Merinos Kültür Merkezi’nden Sempozyum Fotoğrafları için tıklayınız
-BURSA¸ SOMUNCU BABA’YI AĞIRLADI
-Uluslararası sempozyum için farklı ülkelerden Bursa’ya gelen bilim adamları¸ Somuncu Baba’yı anlattı
-Gönüllerde taht kuran sultanlar…
“Uluslararası Somuncu Baba ve Hulusi Efendi Sempozyumu”nda farklı ülkelerden Bursa’ya gelen bilim adamları¸ büyük mutasavvıf Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin fikir ve eserlerinin günümüze yansımalarını anlattı. Sempozyumda bir konuşma yapan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Akkuş¸ vefatından sonra Somuncu Baba’nın tesirleri oldukça geniş bir coğrafyaya yayıldığını söyledi.
Vakfımız tarafından Merinos Kültür Merkezi’nde düzenlenen sempozyumda bir süre Bursa’da yaşayan Somuncu Baba ile asırlarca Osmanlı coğrafyasına etkiler bırakan öğrencilerinin yaşamlarından kesitlerin yanı sıra Darendeli mutasavvıf ve Divan Şairi Osman Hulusi Efendi’nin hayatı anlatıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının ardından Yeşil Camii İmam Hatibi Ayhan Polat Kur’an-ı Kerim tilavet etti. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Vakfımız Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Mustafa Yağcı¸ Somuncu Baba’yı Bursa’da anmaktan dolayı önemli bir vefayı yerine getirdiklerini vurguladı. Uzun süre Bursa’da yaşayan Somuncu Baba’nın hoşgörü içerisinde altı yüzyıldır bütün insanlık alemine gül rayihaları dağıtan bir cennet çiçeği olduğunu ifade eden Yağcı¸ Hulusi Efendi’nin de asrımızdan gelecek asırlara bir sel gibi çağlayıp coştuğunu bildirdi.
AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık¸ aydın kişilikleriyle Anadolu insanını birlik ve beraberliğe çağıran¸ maneviyat önderlerine şükran duyduklarını bildirdi. AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu¸ Somuncu Baba ve Hulusi Efendi’nin insanlığı aydınlatan ideallerinin böylesi toplantılarla geniş halkalara yayıldığını büyük bir memnuniyetle gördüklerini belirtti. Çavuşoğlu; “Almış olduğumuz görevleri bir emanet olarak görüyor ve layıkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. Güzel ahlakı temsil ederek bu hizmetin hak ettiği noktaya gelmesine dün olduğu gibi bugün ve sonrasında da destek olmaya devam edeceğiz” dedi.
TESİRLERİ GENİŞ BİR COĞRAFYADA
Sempozyumda bir konuşma yapan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Akkuş¸ vefatından sonra Somuncu Baba’nın tesirleri oldukça geniş bir coğrafyaya yayıldığını söyledi.
Mehmet Akkuş; “Kendinden sonra gelen müritleri başta Hacı Bayram-ı Velî olmak üzere ondan aldıkları feyizle birçok gönüllerde taht kurmuşlardır. Hacı Bayram’ın Sultan Murad’la Edirne’deki karşılaşması ve Cami-i Atik’teki sohbetleriyle Somuncu Baba’nın feyzi kendisinden kısa zaman sonra Edirne’ye ulaşmış bulunuyordu” dedi.
İSTANBUL’UN MANEVİ FATİHİ
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil de Somuncu Baba lakabıyla da bilinen Şeyh Hamîd-i Veli’nin talebelerinden Hacı Bayram-ı Veli’nin tasavvuf terbiyesi altında yetiştiğini ve özellikle Fatih Sultan Mehmed’in en meşhur hocası olduğunu belirtti.
Prof. Dr Şimşirgil; “Onu İstanbul’u fethedecek ve büyük müjdeye nail olacak evsafta eğitmiştir. Akşemseddin Hazretlerinin şehzadenin eğitiminde oynadığı rol; Fatih’i İstanbul fethine yönlendirmesi¸ fetih esnasında gösterdiği kararlılık ve padişahı devamlı olarak desteklemesi¸ fetihten sonra ise İstanbul’un bir Türk-İslâm şehri olmasında gösterdiği yoğun gayret dikkat çekmektedir” diye konuştu.
HİZMETLE AYDINLATAN FENER
Mısır Ayn Şems Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Ahmet Sami Elady ise “Hulûsi Efendi ve vakıf anlayışı” konulu tebliğini sunarken¸ Hulusi Efendi Vakfı’nın¸ ürettiği hizmetlerle Türkiye çapında ışıldayan bir fener gibi etrafını aydınlattığını belirterek; “Bu hayır kurumu¸ ülkesine hizmet eden aydın Türk gençlerinden oluşan neslin yetişmesine ve terbiyesine maddi ve manevi katkılarda bulunmuştur. Bu vakıf aynı zamanda¸ Türk halkının fertlerine aynî ve maddi yardımlarda da bulunmaktadır” şeklinde konuştu.
Mısır Ayn Şems Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Ahmet Abdullah Negm de “Hulûsi Efendi’nin hutbelerinin sosyal hayatta insan üzerine etkileri” konulu tebliğini sunarken Osman Hulusi Efendi’nin¸ düşünsel ve reformcu bir proje ortaya atarak öne çıkan en bariz Türk ıslahatçılardan biri olduğu görüşünü savundu.
Ahmet Abdullah Negm Osman Hulusi Efendi’nin hutbeleriyle ortaya koyarak uyguladığı projenin¸ günümüzde Müslümanların hayatlarında İslam’ı yaşamaları anlamında model alındığını dile getirdi.
ÇAĞLARA ETKİ EDEN İNSANLAR
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Mehmet Taşdemir de konuşmasında tarih içerisinde milletlerin kültürlerinin ve medeniyetlerinin temel taşlarını meydana getiren¸ gelecek çağlara etki eden büyük insanlar olduğunu kaydetti.
Mehmet Taşdemir; “Manevi etki¸ yüzyıllarca halkın belleğinde¸ gönlünde ve ruhunda yaşayarak ve zamanla devam edip gitmektedir. İnsanın ve insan hayatının bütün gizemliliğini fevkalade iyi bilen bu gönül erlerine bütün insanlığın ihtiyacı vardır. İşte¸ bu zatlardan biri ve şüphesiz Anadolu’nun manevî mimarlarından olan ve “Somuncu Baba” olarak bilinen Şeyh Hamîd-i Veli (k.s)’dir” dedi.
SEMPOZYUMDA TEBLİĞ SUNANLAR
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli’nin oturum başkanlığını yaptığı ilk oturumda Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi¸ Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil¸ “Somuncu Baba’nın Osmanlı’ya yansıması fetih ve Akşemseddin” Prof. Dr. Sinan Yalçın¸ “Somuncu Baba’dan günümüze maneviyatın ekonomi üzerindeki etkileri”¸ Prof. Dr. Mehmet Akkuş “Somuncu Baba’nın Darende’de medfun olması ve balkanlara etkisi”¸ Prof. Dr. Hayrettin İvgin “Somuncu Baba Külliyesi ve Abşeron Şüvelan Kentindeki Seyyid Mir Mövsüm Külliyesi” ile Mısır Ayn Şems Üniversitesinden Yard. Doç. Dr. Ahmet Sami de “Hulûsi Efendi ve vakıf anlayışı” konularında tebliğlerini sundu.
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Yılmaz’ın oturum başkanlığını yaptığı ikinci oturumda da¸ Prof. Dr. Yakup Çelik “Dîvân-ı Hulûsî-i Dârendevî’deki bugün-yarın kavramları”¸ Doç. Dr. Halil İbrahim Şimşek “Mustafa Haki Efendi’nin oğlu Bahaddin Efendi’nin sufilere bakışı”¸ Yard. Doç. Dr. Mehmet Taşdemir “Darende Somuncu Baba Camii haziresindeki önemli isimler ve Hasan Feyzi Efendi” Mısır-Ayn Şems Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Ahmet Abdullah Negm “Hulûsi Efendi’nin hutbelerinin sosyal hayatta insan üzerine etkileri” Özbekistan İlimler Akademisi’nden Dr. Uktam Sultonov “Muin Halife Baba ve Taşkent tasavvuf muhiti” ile Dr. Hamidillo Lütfillayev “Maveraünnehr’deki tasavvuf pirlerinin tefsirleri” konuları tebliğlerini dinleyicilerle paylaştı.
Serdar Tuncer’in şiirler seslendirdiği ve sunuculuğunu yaptığı programda Ahmet Özhan da bir konser verdi.
Sempozyuma AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık¸ AK Parti Bursa Milletvekilleri; Hakan Çavuşoğlu¸ Mustafa Kemal Şerbetçioğlu¸ Hüseyin Şahin¸ Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Abdullah Karadağ¸ Vakfımız Mütevelli Heyet Başkanı Hamit Hamidettin Ateş ve çok sayıda izleyici katıldı.
Program sonunda Vakıf Mütevelli Heyet Başkanı Hamit Hamidettin Ateş tarafından¸ bilim adamları ile sanatçılara plaket verildi.
İstanbul Lütfi Kırdar’dan Sempozyum Fotoğrafları için tıklayınız
Vakfımız tarafından organize edilen ve İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde yapılan ‘Uluslararası Somuncu Baba ve Hulusi Efendi Sempozyumu’nda dünyanın farklı ülkelerinden gelen bilim adamları gönülleri imar eden Türk mutasavvıfları Somuncu Baba ve Hulusi Efendi’yi anlattı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Vakfımız Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Mustafa Yağcı¸ asırlar boyunca Osmanlı coğrafyasını etkileyen ve talebeler yetiştiren Somuncu Baba ile yüzyılımızın mutasavvıf ve divan şairlerinden Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi’yi İstanbul’daki programın ardından Bursa Malatya’nın Darende ilçesinde gerçekleştirilecekleri sempozyumlarla anacaklarını vurguladı.
Somuncu Baba’nın hoşgörü içerisinde altı yüzyıldır bütün insanlık alemine gül rayihaları dağıtan bir cennet çiçeği olduğunu ifade eden Yağcı¸ Hulusi Efendi’nin de asrımızdan gelecek asırlara bir sel gibi çağlayıp coşan¸ insana sevgiyi maya maya yoğuran bir büyük yakarışın gönül yazgısı¸ erdemin gökçeği¸ sözün en gerçeği olduğunu belirtti.
Kültürün hem kişi hem toplum hayatının maddi ve manevi değerlerini kapsadığını söyleyen Mustafa Yağcı ‘İslam kültürü’ mefhumunun bütün faaliyet¸ manevi değer¸ sosyal görüntü¸ ahlak kaidelerini de içine aldığını kaydetti. Vakfımız Eğitim ve İlmi Araştırmalar Müdürü Resul Kesenceli de Somuncu Baba’nın İstanbul’un fethinin gizli kahramanı olduğunu söyledi.
Resul Kesenceli¸ “Buradaki amacımız Somuncu Baba ve Hulûsi Efendi’nin evrensel düşüncelerini tüm insanlıkla paylaşmak. Onların barış¸ huzur¸ insanlara hizmet ve insanları doğruya¸ güzelliğe¸ iyiliğe ve aydınlığa¸ yönlendirme doğrultusunda hem düşüncelerini paylaşmak¸ hem de hizmetlerini insanlara anlatabilmek¸ örneklik teşkil etmelerini sağlamak.” dedi.
Somuncu Baba Hazretleri tüm tarihe yön vermiş¸ önemli bir zat olduğunu vurgulayan Kesenceli¸ Somuncu Baba’nın yetiştirmiş olduğu 25’ten fazla talebesiyle¸ Osmanlı Devleti’nin değişik coğrafyalarında hizmetler yaptığını belirtti. Kesenceli¸ “Somuncu Baba Hazretleri Hacı Bayramı Veli’yi¸ Hacı Bayramı Veli ise Akşemseddin Hazretlerini yetiştirmiştir. Akşemseddin Hazretlerini Fatih Sultan Han’ı yetiştirir ve İstanbul’un fethinde çok önemli rol alırlar. Aslında Somuncu Baba İstanbul’un fethinin gizli mimarı diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil ise Somuncu Baba’nın Osmanlı Devletini derinden etkileyen âlimlerden bir tanesi olduğunu söyledi. Şimşirgil¸ “Somuncu Baba’nın afadından olan ve bugün bu sempozyumun gerçekleşmesine sebep olan Osman Hulusi Efendi¸ Divan Edebiyatı’nın son mümessilerinden bir tanesidir. Gönül Sultanları ölmezler¸ gönüllerde yaşarlar ve ilelebet etkileri devam eder. Somuncu Baba ve Osman Hulusi Efendi bu toplantı da anmak için bir araya geldik.” şeklinde konuştu.
Bosna Hersekli Şeyh Mesud Hacimeylic ile Osman Hulusi Efendi’yi çeşitli yönleriyle inceleyen Prof. Dr. Kazım Hacımeylic¸ siyasi ve kültürel anlamda iki farklı ortamda yaşamlarını sürdürerek¸ halklarına hizmet eden iki Allah dostunun da yaşadıkları toplumlarda bıraktıkları etkinin aynı olduğunu dile getirdi.
Özbekistan İlimler Akademisi öğretim üyesi Dr. Masudhon İsmoilov da konuşmasında; “Kemala ermiş olanların hayat yolları aşk hakkındaki görüşleri İslâm tefekkürü¸ tarihi ve bugünü için çok değerli ve kıymetlidir” dedi.
Sempozyuma Azerbaycan’dan katılan Hacı Ferhat Mirza Bey ise Osman Hulûsi Ateş’in Türk halklarının hepsi için büyük hürmet ve ihtiramla anılan¸ sevilen filozof şair olduğunu bildirdi. Mirza Bey; “Hulûsi Darendevi yüzlerle Türk şairlerinden biri olarak eserler boyu tetkik olunacak eserler bırakarak gitmiştir. Hulûsi Efendi Türk bilgeliğinin zirvelerinden biridir. O¸ yirminci asırda divan yazan az miktarda şairlerden biridir. Onun divanında şiirin bütün vezinlerinde ve aruzun bütün behrelerinde yazılan eserler vardır. Orta asırlara has olan bu edebi üslup mikyası yirminci asırda her kese nasip olmuyordu. Darendevi bu bakımdan da¸ seçkindir. Onun baştan başa hakka¸ adalete¸ yani Yüce Yaratanın yoluna hizmet etmektedir.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.
Pakistan’dan gelen Prof. Dr. Muhammed İkbal Müceddidi ise Hulûsi Efendi’nin kendi manevi zenginliğini insanların mutluluğuna¸ ilmin¸ eğitimin inkişafına verdiği gibi¸ yıllar boyu sahip olduğu maddi zenginliğini de dar anlamda Türk insanının¸ bütünlükte ise beşer evladının kullanımına sunduğunu belirtti.
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’in başkanlığını yaptığı sempozyumun ilk oturumunda Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Necdet Tosun ve Prof. Dr. Nihat Öztoprak¸ Azerbaycan Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Elcin İsgenderzade¸ İngiltere’den Prof. Dr. Sheikh Rudwan Muhammed¸ Pakistan’dan Prof. Dr. Muhammed İkbal Müceddidi ile Bosna Hersek’ten geleb Prof. Dr. Kazım Hacımeylic birer konuşma yaptı.
Prof. Dr. Hayrettin İvgin’in oturum başkanlığını yaptığı ikinci oturum da ise¸ Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sebahat Deniz¸ Azerbaycan’dan Doç. Dr. İttifak Mirzabeyli ve Hacı Ferhat Mirza Bey¸ Özbekistan’dan Dr. Masudhon İsmoilov ve Fayzullahan Atahanov sempozyum için hazırladıkları tebliğleri sundu.
Serdar Tuncer’in şiirler seslendirdiği ve sunuculuğunu yaptığı programda Ahmet Özhan da bir konser verdi.
Sempozyuma Mütevelli Heyeti Başkanımız Hamit Hamidettin Ateş¸ BBP Genel Başkanı Mustafa Destici¸ AK Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal ve çok sayıda izleyici katıldı.
Program sonunda Vakfımız Mütevelli Heyet Başkanı Hamit Hamidettin Ateş tarafından¸ bilim adamları ile sanatçılara plaket verildi.
Sempozyumu çok sayıda basın mensubu takip etti. Televizyon kanallarının bazıları canlı yayınlar yaparken¸ gazeteler de sempozyuma büyük ilgi gösterdi
| İstanbul Lütfi Kırdar’dan Sempozyum Fotoğrafları için tıklayınız Samanyolu Haber TGRT Haber
|
|||||
 |
