Haftanın Filmi : THE GREEN MİLE

İnfaz Yolu :

“Yeşil Yol – The Green Mile”, Stephen King‘in çok satan başarılı bir roman dizisinden sinemaya uyarlanmış. Film, infaz odasında görevli bir gardiyanın gizemli ve mucizevi güçleri olan bir mahkumla kurduğu sıradışı ilişkiyi konu ediniyor. İkı Oscarlı oyuncu Tom Hanks filmde, görevi süresince infaz ettiği mahkumları ve yaşadığı ürpertici olayları bir türlü unutamayan infaz odası baş gardiyanı Paul Edgecomb rolünü oynuyor. Bu filmle birlikte ilk kez başrol oynayan Michael Clarke Duncan ise, filmde iki genç kızın katili olmakla suçlanan John Coffey karakterini canlandırıyor. Oldukça iri ve ürkütücü biri gibi görünen Coffey, görünümünün aksine son derece kibar, ince ruhlu ve garip güçleri olan biridir. Onun bu hali,Edgecomb‘un merakını cezbeder.Oscarlı yönetmen Frank Darabont, “Yeşil Yol – The Green Mile” filmi ile beş yıl aradan sonra ilk kez yönetmen koltuğuna oturmuş oldu. Bu, onun şimdiye kadar yaptığı ikinci Stephen King uyarlaması fllmi. Darabont, daha önce 1994 yılında 7 dalda Oscar adaylığı olan “Esaretin Bedeli – The Shawshank Redemption” adlı filmin senaryosunu yazmış ve yönetmişti. Daha önce Oscara aday gösterilen “Ateş Hattında – In the Line of Fire” ve “Affedilmeyenler – Unforgiven” filmlerinde görev alan David Valdes bu filmde de yapımcı olarak görev almış.

Oyuncu Kadrosu :

Yönetmen Frank Darabont ve oyuncu Tom Hanks, ilk kez 1994 yılı Oscar ödülü törenlerinde karşılaşmışlar. O yıl Frank‘ın ilk filmi olan “The Shawshank Redemption” Oscara aday gösterilmişti. Yönetmen Darabont başarılı bir filmin önemli ön koşullarından ikisinin iyi bir senaryo ve harika bir casting olduğunu ifade ediyor. Filmde başrolü oynayan Tom Hanks canlandırdığı karakter hakkında; “Paul’un işi son derece basittir. Yapması gereken sadece ölüm hücresinden aldığı idam mahkumlarını “Yeşil Yol” boyunca yürüterek infaz odasına götürmektir. Bu işi defalarca yapan Paul, sıra John Coffey‘e gelince onun diğer mahkumlardan çok farklı olduğunu görür. Ondan etkilenir ve artık işini eskisi gibi yapabileceğinden emin değildir” diyor. Filmde Paul‘un mesai arkadaşı Brutal Howell rolünü oynayan David Morse de Stephen King romanlarını çok heyecanlı bulduğunu ve bu yüzden de kendisine önerilen rolü menmuniyetle kabul ettiğini ifade ediyor.Filmde John Coffey rolünü oynayan aktör Michael Clarke Duncan, canlandırdığı karakterin şimdiye kadar bildiği ve tanıyabildiği en büyük kişi olduğunu söylüyor ve ekliyor; “John oldukça iri cüssesi ve ürkütücü görünümü ile soğuk kanlı bir katili andırıyor. Fakat bu kaba görünümüne rağmen, Gardiyan Paul ile bu derece yakın iletişim kurabilen ilk ve tek mahkum olması bir çelişki teşkil ediyor.”Duncan ayrıca, hikayeyi okuduğunda John karakterinde kendini bulduğunu ve bu rolü mükemmel bir şekilde oynayabileceğini anladığını da sözlerine ekliyor. Yönetmen Darabont, John rolü için neden sinema seyircisi tarafından hiç bilinmeyen birini seçtiği konusunda da; “Ben karakterleri belirlerken her zaman yeni yüzleri filmlerime almaya çalışırım. Bu her zaman filme tat katar” diyor.Filmin önemli karakterlerinden biri olan hapishane müdürü Moores için yönetmen Darabont, Oscara aday gösterilmiş oyuncu James Cromwell‘i uygun bulmuş. Cromwell bu konuda; “Hikayeyi defalarca okudum. Son derece etkilendim, Frank’ın bana bu büyünün bir parçası olmam yolundaki teklifini heyecanla kabul ettim.” diyor.

Yapım Hakkında :

Filme adını veren “The Green Mile” romanı Stephen King‘in çok satan ve dizi halinde yayınlanan bir romanıdır. Roman, Nisan ve Eylül 1996 tarihlerinde Amerikada dizi halinde yayınlanmış. Altı kısımdan oluşan roman altı ay içinde kısım kısım okuyucuya ulaştırılmış. Romanın her fasikülü en çok satılan yayınlar listesinde yer almış.Film yapımcısı Darabont, King‘in altı bölüm halinde yayınlan “The Green Mile” romanı üzerinde sekiz hafta çalışarak harika bir senaryo elde etmiş. Senaryo aşamasından sonra sıra ölüm hücresinin dizaynına gelmiş. Bu işi Darabont‘un bir önceki hapishane filmi olan “The Shawshank Redemption – Esaretin Bedeli” filminin hapishane tasarımlarını yapan yapım tasarımcısı Terence Marsh‘ın yapması uygun görülmüş. Film için seksen hücrelik bir hapishaneye gereksinim olduğundan, yönetmenin bir önceki filminin çekildiği mekanın yeniden kullanılması uygun görülmüş. Darabont hücrelerin, ölüm odasının ve elektrikli sandalyenin gerçeklerine çok uygun olmasını istiyordu. Çekimlerin yapılacağı mekan olarak, şimdilerde artık kullanılmayan Tennessee Eyalet Hapishanesinde karar kılınmış. Tasarımcı Marsh çekimlerin yapılacağı mekanın filmdeki esrarlı havayı verebilmesi için yoğun bir çaba sarfetmiş. İnfazların yapıldığı elektrikli sandalyenin tasarımı yapılırken New York’taki Sing Sing hapishanesindeki gerçeğinden faydalanılmış. Bu tür tasarımlar sırasında ülkedeki bütün hapishanelerden faydalanılmış. Stephen King, Marsh‘ın tasarladığı elektrikli sandalyenin kitaplarındaki kadar korkunç olduğunu ifade etmiş. Filmdeki karakterlerin aksanlarını oldukları gibi muhafaza edebilmek için aksan uzmanı Jessica Drake‘den yardım alınmış. Drake daha önce Tom Hanks ile “Forrest Gump” filmindeki Alabama aksanı için çalışmış. Kostümlerin tasarımcısı Karyn Wagner ise filmin geçtiği ekonomik bunalımın etkisi altındaki 30’lu yılların havasını verebilmek için yoğun bir çaba sarfetmiş, Wagner bu konuda; “Elbiseler hikayenin önemli bir parçasını teşkil ediyor. Tasarımlar kullanmak için Frank Darabont’la birlikte ekonomik bunalım yıllarındaki mahkum ve gardiyan giysilerini gösteren fotoğraflar üzerinde bir dizi çalışma yürüttük” demiş.

Yeşil Yol , Tom Hanks’in başrölde olduğu Dünya sinemasında önemli bir yere sahip klasiklerden bir tanesidir.Gençyolcu ailesi olarak filmi izlemenizi tavsiye ediyoruz.İyi seyirler…

Kaynak : www.beyazperde.com