Büyük Kanyon

 

20 yıldır Arizona’da yaşıyor ve sık sık Büyük Kanyon’a gidiyorum. Kanyonu yürümek, gerek ünlü gerek ayak basılmamış yollarında keşfe çıkmak, Brahma Tapınağı’na tırmanmak, kayalıklarda katırla dolaşmak veya 14 nehir turunda dünyaca ünlü akıntılarında kürek çekmek gibi amaçlarla burayı 200’den fazla kez ziyaret etmişimdir. Büyük Kanyon “vahşi yaşam” kavramının ve gerek fiziksel boyutu gerekse 1919 yılından bu yana Millî Park olarak korunmaya başlamasıyla “doğal hâlde bulunmanın” capcanlı bir örneği. 400 kilometreyi aşan uzunluğuyla Büyük Kanyon 1,7 milyar yılı kapsayan bir jeolojik mirası gün yüzüne çıkardı. Akıl almaz büyüklükte bir kitabın taştan sayfalarını andıran bu yapının azametini, kayalıkların kenarında durarak kavramak imkânsız elbette… Ama derinliklerine ve kıvrımlı yan kanyonlarına inince dünyadan koptuğunu anlıyor insan.

Kanyonda favori keşif rotam ve aktivitem, normalde erişilemeyen yan kanyonlara kapı açan Colorado Nehri’nin akıntısında bir sal ya da sandalla süzülmek. Burası Riverworld… Her gün bir başka maceraya açılan ve jeolojik tarihe derin bir yolculuk sunan tek yönlü bir geçiş. Büyük Kanyon’un doğası, mevsimler içerisinde çehre değiştiriyor: fırtınalar ve seller, yalnızca birkaç saniye havada asılı kalan gökkuşakları ve şelaleler ve vahşi hayatta olma hissini deneyimleyebileceğiniz, her şeyin netleştiği ender anlar… Uzaydan bile görülebilen bu büyük kanyona tekrar tekrar çekilmemin nedeni de bu; gizlediği sırları ve dolaylı olarak benliğimi keşfetmek…

Kaynak: Yazı: Kerrick James Fotoğraf: Kerrick James

Bu yazımızı okuyan 1.418. takipçimizsiniz.

gencyolcular

Genç Yolcu 2005 yılında #BirlikteKeşfedelim sloganıyla Gezi • Kültür • Sanat alanında yayın hayatına başlamıştır. İletişim: bilgi@gencyolcu.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir