Bir Şehidin Vasiyeti

Aziz Türk milletinin Anadolu irfanının kendisine kattığı en büyük payesi, bu topraklar uğruna canını ve gözünü kırpmadan verme inancıdır.

1915 yılının Eylül’ünde Servet-i Fünun gazetesinde Bir Şehidin Vasiyeti başlıklı bir haber yer alır. Şehadetinden yedi ay sonra gelen bu haber, Çanakkale’yi geçilmez yapan bir yiğidin son sözleridir. Daha ömrünün baharında kınalı bir kuzu daha toprağa düşmüştür. Bu topraklar uğruna gözünü kırpmadan canını veren, vatan sevdasına Peygamber ocağında şehit düşmeyi şan ve şeref olarak sayan yiğitlerden biri: Tokatlı Hasan.

Birinci Cihan Harbi’nin Çanakkale cephesinde vatani görevini yapan Davut oğlu Hasan, 1891 yılında Tokat’ın Merkez ilçesine bağlı Pınarlı köyünde doğmuştur. Birinci süvari piyade birliğinin neferi olan Tokatlı Hasan, 28 Şubat 1915 tarihinde Seddülbahir Kereviz Deresi’nde şehit düşmüştür. Haberde Hasan’ın vasiyeti şöyle geçmektedir:

Seddülbahir Muharebesi’nde düşman birliklerine gece gündüz saldırarak her defasında düşmanlara binlerce can ve bir hayli mühimmat kaybettirmeye muvaffak olan şanlı ordumuzun yiğit ve cesur bir evladının şehadetini ve bu şehadeti takdir eden, bu necip askerin son vasiyetini haber alıyoruz.

Seddülbahir’de hilafet ve saltanatın kapısını müdafaa ederken şehit düşen Tokatlı Davut oğlu Hasan’ın eşyalarından kalanları arasında bir de cüzdanı çıkmıştır. Bu cüzdanda erkek ve kız kardeşlerine yazmış olduğu şu samimi ve ulvi satırlar okunmuştur. İşte o kahramanın cüzdanından çıkan vasiyeti…

Biraderime: İslamiyet’in ve hilafet-i mukaddesimizin ve Osmanlılığın bekası için şan meydanında şehit olduğumu işitirsen bu küçücük defter eline geçecektir. Düşmandan intikamımı al, memleketin için ölmekten korkma! Düşmandan kaçarsan senin başında dolaşan ruhum sana lanet eder. Ben de kardeşlik hakkımı helal etmem.

Hemşireciğim:

İslamiyet’in ve hilafet-i mukaddesimizin ve Osmanlılığın bekası için şan meydanında şehit olduğumu işitirsen bu küçücük defter eline geçecektir. Yetiştirdiğin erkek evlat, düşmandan benim intikamımı alsın evladını memlekete hayırlı ve fedakâr olarak yetiştir…

Tokatlı Hasan’ın o gün biraderim ve hemşireciğim diyerek verdiği mesaj aslında bu milletin her ferdine bırakılan bir vasiyettir. Memleketin için ölmekten korkma! diyerek kardeşlerine nida etmesi Tokatlı Hasan’ın aslında aziz milletimize bir çağrısıdır. Kardeşleri namında verilen bu mesajları milletimizin birer fertleri olarak bizlerin de o görevleri zamanı geldiğinde yerine getirmesi boynumuzun borcu, şehitlerimize olan vatani sorumluluğumuzdur. Tarihte şan ve şeref uğruna birçok millete vatan savunma yolunda örnek olan Çanakkale Savaşları top, tüfek ve tanktan da öte bir milletin dünyaya silahlar önünde, namluların ucunda göğsünü siper etmenin, vatan uğruna verilen kararlılığın da sembolüdür.

Vatan sevgisini imandan bilen bu aziz milletin her ferdi aynı Çanakkale ruhuyla 1915’in vatanperver dik duruşunu 15 Temmuz’da da aynı şevkle gözler önüne sererek tarihi tekrar kendine şahit tutmuş ve demokrasiye karşı en büyük zaferini vermiştir. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif’in de dediği gibi “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” Mazisi şan ve şeref ile dolu bu millete bir daha karanlık günler yaşatmasın. Bu toprağın bağrından çıkan namlulara göğüs geren, “yiğit kahramanlarımıza”, Seyit Onbaşılara, Tokatlı Hasanlara, Ömer Halisdemirlere rahmet olsun…

Bu yazımızı okuyan 1.184. takipçimizsiniz.

Selim İlme

1989 İstanbul Beyoğlu doğumlu. İlk, Orta ve Lise eğitimini İstanbul'da tamamladı. Anadolu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi. Tekstil, İnşaat, Gıda ve Elektronik alanında çeşitli sektörlerde Yönetici olarak görev yapmıştır. Hobileri Seyehat, Tarih, Trekking,, Hayvanlar ve Teknolojidir. Evli ve 2 çocuk babası

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir