‘Genç Girişimciler Kulübü’ iş hayatına atılmak isteyen gençlere yol gösteriyor

Bu kulübün üyeleri bir şeyler çeviriyor. Ama öyle zararlı, ya kendilerini ya da toplumu olumsuz etkileyecek cinsten işler değil. Müdavimleri de çok fazla. Kağıt üzerinde 500 üyesi, seminerlerine katılan 7 bin kursiyeri ve internet üzerinde de 30 bin takipçisi var. ‘Genç Girişimciler Kulübü’, eğitim hayatına devam eden, iş hayatına yeni atılan ya da atılmaya çalışan gençlerin bir araya gelerek oluşturdukları bir kulüp. Onlar, bir taraftan eğitimlerine, kendi profesyonel işlerine devam ederken bir taraftan da bu çatı altında birikim ve deneyimlerini paylaşıyor ve geliştiriyorlar. Bunun için, kurslar ve seminerler düzenliyor, alanında en iyi uzmanları davet ediyor ve onlardan ders alıyorlar. Böylece iş dünyasına ait deneyimlerden olabildiğince faydalanıyorlar. Genç Girişimciler Kulübü çatısı altında her türlü zihin ve fikir faaliyetleri de yapıyorlar. Girişimci gençlerin kaçırmaması gereken kursların başında da MBA, bilişim ve dış ticaret gibi önemli kurslar var. Onlar yaptıkları organizasyonda batıl inançları ve efsaneleri de kırıyor. “Girişimci olmak için illaki patron olmak, herhangi bir işyerinde yönetici pozisyonunda olmak gerekmiyor.” diyorlar. Kulüp üyelerinin iş ilanlarının da bulunduğu siteye, www.gencgirisimciler.org adresinden ulaşmak mümkün.

Biz gençlerin aklını kurcalayan konuların en başında, şüphesiz gelecek planları yatıyor. ‘Üniversitede hangi bölümü tercih etmeliyiz?’, ‘Nasıl bir işte çalışmalıyız?’, ‘İşimizde nasıl ilerleyebiliriz?’ gibi yüzlerce soru, hayatımızı işgal ediyor. İşte bu sorularla boğuşmak yerine, ciddi çözüm arayışına giren birkaç genç toplanıp bir kulüp kurdu ve adına da ‘Genç Girişimciler Kulübü’ dedi. Birlikten kuvvet doğdu; kuvvetli bir birliktelik de cabası oldu! Birkaç girişimci ruhun sesine şimdi binlerce genç kulak veriyor.

Bu seferki başarı hikâyemiz bireysel değil. Fertlerin gayretleriyle ortaya çıkan bir kulübün başarı öyküsü. Dolayısıyla bu kulübe üye olan herkes, bir başarı öyküsünü hak ediyor. Üyelerinin hemen hepsi üniversite mezunu ve ilgi duydukları bir alanda çalışıyor. Bazısı da ya okuyor ya da yüksek lisansla, doktorayla uğraşıyor. Buraya kadar tamam. Asıl marifet de bundan sonra başlıyor zaten. Genç girişimciler namına yakıştığı gibi iş hayatında edindikleri tecrübeleri, kariyer planlarını ve geleceğe dair fikirlerini kulüpteki diğer arkadaşlarıyla paylaşıyor. Bununla da yetinmiyor, iş hayatına dair öğrenmek istedikleri konuları doğrudan sektörde uzmanlardan ya da yöneticilerden öğreniyorlar. O da yetmiyor, kendilerini eksik gördükleri ve öğrenmek istedikleri konuları akademisyenlerden veya sektörün üst düzey yöneticilerinden, düzenlenen seminerler vasıtasıyla işin inceliklerini öğreniyorlar. Böylece piyasaya ve iş hayatına dair deneyimler bir havuzdan tüm kanallara aktarılıyor. Üstelik bu kulüpte enstrüman ve dil kursları da var. Müzikle uğraşmayı sosyal bir ihtiyaç olarak değerlendiriyorlar. Bir insanın kendini geliştirmesi adına ne varsa bu kulüpte toplanmış. İşten arta kalan zamanlar, en verimli ve eğlenceli şekilde burada değerlendiriliyor. Hülasa bu kulübün üyeleri ‘bir işler çeviriyor!’ Uzaya adam gönderirlerse de şaşırmayız artık!

Girişimci doğulmaz, girişimci olunur…

Hepimizin hayatında tecrübe ettiği bir durum da bazı insanların diğerlerine göre daha girişken yapıda olmasıdır. Bu kimi zaman arızi sonuçlar verse de çoğu zaman işe yarayan bir özellik olarak karşımıza çıkıyor. Hele aklı başında birinin girişimci ruha sahip olması tadından yenmez başarılarla sonuçlanıyor. Bu özellik sanki doğuştan gelen bir yetenek olarak algılanabilir. Girişimcilik ruhu sonradan kazanılan bir şey midir, yoksa girişimciliğin kodları genlerde mi gizli? Ertan Kirik, edindiği tecrübeler doğrultusunda ‘sonradan kazanılabileceğini’ söylüyor. Kirik, “Genlerin etkisi de vardır belki ama girişimcilik kişinin istemesine bakar. İsteyince neden olmasın ki, çok da güzel olur.” diyor.

Genç Girişimciler çatısı altında her türlü zihin ve bilgi faaliyeti yapılıyor. Girişimcilerin gelişimi için mutlaka gerekli olan eğitimler hiç şüphe yok ki MBA ve dış ticaret kursları. Bu tür dersler okulda öğretilmiş bile olsa, burada gelip değişen trendler ekseninde bilgileri güncellemek mümkün. Örneğin konu MBA. Bunun için teoriyi iyi bilen uzmanlara işin kitabi boyutu anlattırılıyor. Daha sonra bu bilgiler, piyasada deneyim kazanmış ve işin pratiğini bilenler tarafından anlatılıyor. Sektörde öncü bir firmanın üst düzey yöneticisi geliyor ve ‘İşe nereden başladı’, ‘nerede nelerle karşılaştı’, ‘işin incelikleri nelerdir’ sorularını cevaplayarak, uygulama kısmını da böylelikle bir muamma olmaktan çıkarıyor. Yine bir başka gözde alan olan finans sektöründe de işleyiş aynı. Örneğin Deniz Gökçe, Taner Berksoy gibi isimler, Türkiye’nin ekonomik yöndeki gidişatını ve iktisadi yönden gelecekle ilgili öngörülerini buradaki taliplileriyle paylaşıyor. Katılanların dünyadan ve Türkiye’den haberdar olmaları için bu tür programlar sürekli düzenleniyor.

‘Girişimci’ olmak için ‘patron’ olmak gerekmiyor!

Girişimci dendiğinde herkesin aklında bir profil ister istemez oluşuyor. Ancak genel algı hep bir patronluk makamı üzerinden işliyor. Peki, girişimci olmak için illa kendi işimizi mi kurmalıyız veya bir şirkette yönetici pozisyonuna mı gelmeliyiz? Elbette hayır! Genç olmak nasıl ki genç hissetmek yeterli oluyorsa, girişimci hissetmek için de biraz çaba sarf edilmeli. Hani genelde kötü örnekler için “Uyuşturucu, lise öğrencilerine kadar indi” şeklinde bir ifade kullanılır. Bu ifadeyi bu kez iyi bir örnekte kullanıyor ‘Genç Girişimciler’… Girişimcilik yaşı liselere kadar indi diyor Ertan Bey, gülümseyerek. Genç olmak için kendini genç hissetmek yeterli olsa da ‘girişimci olmak nedir’, ‘girişimci kime denir’ diye sorduk. Başladılar anlatmaya. Yeni mezunlar daha iştiyaklı oluyormuş. Özellikle iyi üniversitelerde okuyan girişimciler daha okul bitmeden işle ilgili konulara yönelmeye başlıyorlarmış. Ertan Kirik, amaçlarının her genci bir iş kurmaya yönlendirmek olmadığını; ama çalıştıkları işi de kendininmiş gibi sahiplenmelerini arzuladıklarını belirtiyor. Başarının bu yolla çok daha kısa zamanda yakalandığını anlatan Kirik, “Hemen okuldan mezun olur olmaz, piyasayı tanımadan, işlerin nasıl yürüdüğünü tam anlamıyla görmeden bir patron olma sevdasını da anlamakta güçlük çekiyorum. Öncelik verdiğimiz şey gençlerdeki potansiyeli ortaya çıkarıp geliştirerek, hem mesleki hem bireysel hem de kişisel anlamda onları bir kademe daha yukarı taşımak.” diyor.

——————————————————————————–

Bu kulübe gelen hızlı yükseliyor

Genç Girişimciler, Türkiye’de bireylerin kalitesinin de yükselmesi için çalıştıklarını söylüyor. Gençler, “Eğitimlere katılan arkadaşlarımız çalıştıkları işlerinde çok hızlı terfiler alıyor. Bir sosyal faaliyetin başında ve projenin yönetiminde olan arkadaşlarımızda, yeni mezun olmuş ya da üniversitede okurken bu işlere katılan arkadaşlarımızda bunu gördük.” diyor. Yeni mezun oldukları halde uzman veya yönetici statüsünde, büyük ve uluslararası şirketlere giren çok olmuş içlerinde. Yine MBA gibi, uluslararası ticaret gibi önemli eğitimlerden sonra, kendi firmasını kuran ya da firma kurmak için bir araya gelen girişimcilerin sayısı hiç yabana atılır gibi değil. Görüşmenin hâlâ devam ettiğini anlatan gençler, “Bu dernek olmasaydı biz bu işleri yapamazdık.” şeklinde konuşuyor.

 

——————————————————————————–

İbrahim Ulga
(Bilişim Komisyonu Başkanı):

Kulüp, bilişim sektöründe çok önemli bir boşluğu dolduruyor. Ücretleri oldukça yüksek olan seminerleri ücretsiz olarak düzenliyor. Seminerler her yönden yararlı. Yeni dostluklarla karşılıklı kartvizitler değiştiriliyor, yeni projeler konuşuluyor. Katıldığım bütün etkinliklerden büyük zevk aldım. Sektörün problemlerini tartıştık, çözüm yolları aradık. Tabiî ki bunların sonuçları çalıştığımız şirketlerdeki projelerimize pozitif olarak yansıdı. Genç Girişimciler Kulübü’nün tamamen gönüllü olarak sosyal sorumluluk bilinci ile yapmış olduğu tüm organizasyonlar bilişim sektörünün geleceği adına umut veriyor.

***

Dr. Murat Durak

Kulüple 2003 yılında tanıştım. Birbirinden değerli arkadaşların sinerjik bir ortam oluşturduğu GGK ile ilişkilerimiz gün güne artarak devam etti. Bu zamana kadar bir çok önemli eğitim, program, sanatsal etkinlik gezi v.b. faaliyeti gerçekleştiren kulübümüz diğer sivil toplum kuruluşları, kamu kuruluşları, özelliklede belediye başkanlarımız ve ekipleri ile periyodik olarak bir araya gelmekte ve bölgemizin gelişimine yönelik stratejiler üretmektedir. Derneğimizin gelişip büyümesiyle bizlerinde yönetim kurulu olarak son zamanlarda birer gönüllü girişimcilik danışmanı olarak görev yapar duruma geldiğimizi söyleyebilirim.

***

‘Genç Girişimciler Kulübü’ deyince…

Kulüp, 2002 senesinden bu yana faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 500 civarında resmî üyesi var. Toplantı ve seminerlere gelip gidenlerin sayısı 7 bini geçmiş durumda. Bilişimden gıda ve tarıma, elektronikten makineye hatta dış ticarete kadar birçok komisyon oluşturulmuş. Düzenlenen her kurs ve seminer, alanın en iyi ve tecrübeli isimlerinden seçiliyor. Ayrıca enstrüman kursu veren hocaların hepsi devlet sanatçısı unvanlı. İlk önce Kadıköy’de bulunan Genç Girişimciler Kulübü, şimdi Maltepe’de hizmet veriyor. www.gencgirisimciler.org adresinden ulaşılabilir.
 
Haber: MEHMET RIFAT YEĞEN

Bu yazımızı okuyan 1.153. takipçimizsiniz.

gencyolcular

Genç Yolcu 2005 yılında #BirlikteKeşfedelim sloganıyla Gezi • Kültür • Sanat alanında yayın hayatına başlamıştır. İletişim: bilgi@gencyolcu.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir